16 Nisan 2024 Salı

KARACAABAD KARACAOVADA BİZANS VE OSMANLI DÖNEMİNDE TÜRK YERLEŞİMİ BELGELİ YAZILI KAYNAKLARDAN

 .



Konyarlar Evladı Fatihan 

Konyar'lar 16. yüzyılın başında Bizans döneminde adı Moglena'ya Osmanlı döneminde adı Karacaova'ya göç ederken, Fatihan'lar ülkede daha da uzun süredir yaşıyor. İkincisi, Makedonya'yı fetheden Fatihanlar ordusunun torunlarından oluşuyor. Sultan Mahmud'un Türk reformuna kadar ve oğlu Mecid'in saltanatının başlangıcında özel bir şef tarafından yönetildiler. Bu saygınlık, Zirim Başi adı verilen, fatihlerin generalinin soyundan gelen bir ailede kalıtsaldı.

Bu Fatihanların özel ayrıcalıkları ve vergi muafiyetleri vardı, bu yüzden uzun süre karışmadan kaldılar. Türk reformunun başlamasından bu yana, yani. Ancak yaklaşık 50 yıl önce Konyarlarla karışmaya başladılar. Bu iki Asyalı halk da kendilerini Moglena'nın  Karacaova 'nın meşru yerlileri olarak görüyor;

Alman bilim adamı  Hahn, Moglena Karacaova toprağının zaten çok kutsanmış olan Makedonya'daki en verimli toprak olduğunu söylüyor; Bu aynı zamanda bu kadar küçük bir alanda, yani mil kare başına yaklaşık 9-10 köy ve mezranın neden 54 köy ve mezranın var olabileceğini de açıklıyor. Buradaki birçok tarla yılda üç kez ürün veriyor. İklimi çok sağlıklı ve sayısız noktada köpüren kaynak suyu nadir kalitede.


Kaynak alıntı bilgiler


Johann Georg von Hahn :

Alman bilim adamı 

ÖZGEÇMİŞ 

Arnavutluk araştırmalarının babası Johann Georg von Hahn (1811-1869) Frankfurt am Main'de doğdu ve Giessen ve Heidelberg'de hukuk okudu. 1834-1843 yılları arasında yeni kurulan Yunanistan Krallığı'nın hukuki makamlarında çalıştı. 1844'ten 1847'ye kadar Atina'daki Prusya konsolosluğunu temsil etti ve ardından Janina'daki Avusturya konsolosluk yardımcılığına transfer oldu ve burada Arnavutlarla temasa geçti ve Arnavutça öğrenmeye başladı. Sonunda 1851'de Siros adasına Avusturya konsolosu olarak atandı. Hahn, Janina'da geçirdiği yıllarda Arnavutluk'u gezdi ve Arnavut tarihi, filolojisi ve folkloru hakkında bilgi topladı. Bu büyük miktardaki materyal, multidisipliner Arnavut çalışmalarının temellerini atan ufuk açıcı üç bölümlük “Albanesische Studien” (Arnavutluk Araştırmaları), Jena 1854'te yayınlandı. Aynı zamanda “Griechische und albanesische Märchen” (Yunan ve Arnavut Halk Masalları), Leipzig 1864 ve Balkanlar'daki seyahatlerini anlattığı “Reise von Belgrad nach Salonik” (Belgrad'dan Selanik'e Yolculuk), Viyana 1861, ve “Reise durch die Gebiete des Drin und Vardar” (Drin ve Vardar Bölgesinde Yolculuk), Viyana 1867, 1869. “Albanesische Studien”den alınan aşağıdaki metin, von Hahn'ın Orta Arnavutluk'ta 1869'da yaptığı keşif gezisinin anlatımıdır. 1850.


Waldkampf'tan Anton Tuma

 Yazar

 Doğum: 24 Nisan 1842, Viyana, Avusturya

 Ölüm tarihi ve yeri: 4 Ağustos 1912

 Kitapları

Yunanistan, Makedonya ve güney Arnavutluk veya: Güney Balkan yarımadası.  Anton Tuma von Waldkampf'ın askeri-coğrafi, istatistiksel ve savaş tarihi sunumu,

 

M. Tayyib Gökbilgin (1907 - 2 Haziran 1981), Türk Osmanlı tarihçisi

Eserleri 

XV-XVI. Asırlarda Edirne ve Paşa Livâsı, Vakıflar-Mülkler-Mukataalar - 1952

Rumeliʼde Yürükler, Tatarlar ve Evlâd-ı Fâtihân - 1957

Millì mücadele başlarken - 1959, 1965

Trabzon Livası[2]

Kanunî Sultan Süleyman

Milli mücadele başlarken: mondros mütarekesi'den büyük millet meclisi'nin açılmasına - 1965

XV.-XVI. asırlarda Edirne ve Paşa livâsı: vakıflar, mülkler, mukataalar - 1952

Osmanlı-Macar İlişkileri-Avrupada İktidar Mücadelesi: Avrupa'da İktidar Mücadelesi: Avrupa'da İktidar Mücadelesi

Osmanlı Müesseseleri Teşkilâtı ve Medeniyeti Tarihine Genel Bakış - 1977

Osmanlı İmparatorluğu medeniyet tarihi çerçevesinde Osmanlı paleografya ve diplomatik ilmi - 1979

Atatürk ve Türk Milleti - 2023

Osmanlı arşivleri, müdevver defterleri, 1831 yılı nüfus sayımları, tasfiye talepnameleri 


KARACAOVA DA 1100 YILLARINDA BİZANS DÖNEMİNDE TÜRKLER

Peçenekler Kumanlar Uzlar 

ALINTIDIR 

İSTANBUL ÜNiVERSiTESi EDEBiYAT FAKÜLTESi 

TARIH ARAŞTIRMA MERKEZI 

HAÇLI SEFERLERi 

ve 

Xl. ASIR.DAN GÜNÜMÜZE HAÇLI RUHU 

SEMiNERi 

26-27 MAYIS 1997 

BiLDiRiLER 

EDEBİYAT FAKÜLTESİ BASIMEV! 

!STANBUL 1998

Rumeli'de Osmanlı öncesi Türk unsurunun varlığı ve faaliyet-

lerinden sadece Bizans, Latin, Rus ve diğer yabancı kaynaklar ve 

tarihçiler değil, Türk tarihçiler de söz etmektedirler. Bunlardan 

A. N. Kurat'ın Peçenek Tarihi'nin 227. sahifesinde açlılar seferi 

esnasında, Bizans ülkelerini Latinlere karşı müdafaa ve muhafaza 

eden Bizans kuvvetlerinin bilhassa Peneçeklerden teşekkül ettiğinin 

bilindiğini>> yazıp, 228. sahifede; Peneçeklerin devamını Evrenüz 

Beye kadar bağlaması ilginçtir: «-Türk kavimleri pek erkenden 

Balkan yarımadasına yerleşmişlerdi. Türk zümresinin bilhassa 

Vardar ovasında iskan edilmiş olmaları enteresandır; IX. asır or-

taları Bizans imparatorlarından Theophil İran seferinden döner-

ken bir Türk kabilesini beraberinde götürmüş, ve aşirete izafeten 

ehı·in de Vardar adı almış olması kuvvetle muhtemeldir. Bizans 

ordusunda Vardaryotların mühim bir rol aynadıkları malumdur; 

bu Türklerin kilise teşkilatında da kendilerine mahsus yerleri vardı. 

Bu suretle Vardar ovası X. asırdan itibaren kalabalık bir Türk 

ahalisinin yurdu olmuştu. XI. asır zarfında, muhtelif zamanlarda, 

buraya -bilhassa  Bizans döneminde bölgenin adı Moglena  Osmanlı döneminde adı Karacaova civarına- Uzlar ve Peçenekler yerleş-

tirilmişti. Osmanlı Türklerinin Balkan yarımadasını zapt ederken. 

en mühim kumandanlardan, Evrenüz Bey Vardar boyunda yerleş-

mişti. Bunun böyle olması gelişi güzel yapılan bir iş değildir. Evre-

nüz Bey'in Vardar boyunda Türklüklerini henüz kaybetmemiş olan 

eski Türk. ahalisini bulduğu muha:kkaktır . 

12 A. N. Kurat, a.g.e., s. 259. 

13 A. N. Kurat, a.g.e., s. 227-229.

· A. N. Kurat yukarıda sunulan bilgileri birkaç kaynağa dayan-

dırinaktadır. Bunlar Laopikos Chalkokandyles, Zonaras, Chalan-

don vb. dir1.1 . 

Burada akla ilk gelen sual şu olabilir: 29 Nisan 109l'de Le-

bunium muharebesini kaybeden Peçenekler yok olmadılar mı? 

Cevap: Hayırdır, çü.nki hiçbir kavim veya milletin bir meydan 

mtiharehesi ile yok olmayacağıdır. Savaşçıların bir kısmı ölür, bir 

kısmı kaçar, bir kısmı esir düşer. Ancak bu savaşçıların kaderidir. 

Oysa onların uzakta aileleri, köyleri ve öteki yerleşim yerleri savaş-

tan sonra devam eder. Nitekim ünlü tarihçi Zonaras XII. asrın 

ortalarında yazdığı eserinde, kendi zamanında Makedonya'daki 

Moglena'da  Karacaova da Peçeneklerin yaşadıklarını ve «Moglena Peçenekleriıı 

adı ile tanındıklarını yazıyor . Onlara toprak verilmiş, çiftlikle 

meşgul olmaları emredilmişti; bunun mukabilinde kendilerinden 

BiZans ordusu için atlı kıt'alar teşkil edilmişti. Birinci Haçlı or-

dusu, Balkan yarımadasından geçerken 1106 yılında Norman kralı 

Boemund'un eline Peçenek esirlerinin düştüğunü görüyoruz. Boe-

mund altı kişiyi, kıyafetlerini hiç değiştirmelçsizin derhal Roma'ya 

Papa'ya gôndermişti; burada gaye Bizans imparatorunun Hıristi-

yanlara karşı (<barbarları kullandığını» göstermektP6 • 

Görünen o ki, Peçenekler 1091'de Lebunium muharebesinden 

sonra yok olmamışlar, 1106'da bazıları yine Haçlılara karşı savaş-

a~ta ve Roma'ya-Papa'ya gönderilmektedirler. Ancak bunlar sa-

dece Haçlılarakarşı değil, 1122'de müstakilen yaşayan Peçenekler 

Bizans üzerine büyük hücumlara geçmekte, 1152'de Tuna'yı ge-

çerek Filibe'ye kadar ilerlemektedirler. Tuna boyundaki Bizans 

arazilerine Peçeneklerin hücumları 1154, 1161-1171 ve 1197'de ka-

yıtlara geçm ştir . 

. -.. ·Bizans kayıtlarının . yanı sıra, Peçenekler Macar Tarihinde de 

önemli bir yer almaktadırlar, çünki Peçenek başbuğlarından birisi 

-Samuil Aba XI. asırda Macar tahtını bile işgal etmişti. Harbe gi-

14 Laonikos Chalkokandyles, Darko tab'ı, I, .s. 204. Bonn tab'ı, s. 218. 

15 John Zonaras, CiJıan Tarilii, 118'e kadar, ili (BO'nn 189·7). 

16 F. ıOhalandon, Essai sur le regne d'Alexis ler Comnene. Paris 1900; 

L'empitre grec ... , ve benzer.i eserlerine, 'Özellikle, Histoire de ıa premwre croi-

sade) iba§lıklı ıkitabma bk