Osmanlı İmparatorluğu'nun geniş sınırları ve çok uluslu yapısı göz önüne alındığında, bölgede Türk kökenli olup Türkçe bilmeyen insanlar da olabilir. Bu durum, özellikle göçler, yerleşim yerlerinin değişmesi veya kültürel etkileşimler nedeniyle gerçekleşmiş olabilir.
Bu tür durumlar, örneğin Osmanlı döneminde Türk kökenli insanların, Türkçe dışında başka dilleri (örneğin, Arnavutça, Kürtçe, Sırpça, vb.) konuşarak hayatlarını sürdürmeleriyle mümkündü. Ayrıca, göçmenler, yeni yerleşim yerlerinde farklı dilleri öğrenip kullanabiliyorlardı.
Bu nedenle, bir kişinin Türk kökenli olup Türkçe bilmemesi, o kişinin yaşadığı çevreye, ailesinin geçmişine veya sosyal koşullarına bağlı olabilir. Özellikle bazı etnik gruplar, kendi ana dillerini benimseyip Türkçe'yi kullanmayı unutmuş olabilirler.
Bölgedeki dil durumu, çok etnikli ve çok dilli yapıyı gösterdiği için, sadece Türkçe bilen veya Türkçe konuşan bir kişinin kimliği hakkında net bir sonuç çıkarılması zor olabilir. Dolayısıyla, o dönemde de bu tür karışıklıklar veya belirsizlikler yaşanmış olabilir.